Jinekoloji nedir?
Kadın hastalıkları ve doğum polikliniği olarak bilinen jinekoloji, kadınların üreme fonksiyonlarını ve cinsel sağlıklarını korumak üzerine çalışan tıbbi birimdir. Bu alandaki hastalıkların değerlendirilmesini, tanı ve tedavi süreçlerinin belirlenmesini sağlayan doktorlara ise jinekolog veya kadın hastalıkları ve doğum uzmanı adı verilir.
Kadın sağlığı, hem çocuk hem de ailenin diğer üyelerinin psikolojisi üzerinde büyük ölçüde etkilidir. Kadın hastalıklarının büyük çoğunluğu, kadınların en çok jinekolojik sorun yaşadığı dönem olan üreme çağında ortaya çıkmaktadır. Jinekolojik problemlerin erken teşhisi gelecek dönemlerde tedavi edilmesi güçleşecek hastalıkların önlenmesi açısından büyük öneme sahiptir. Jinekolojik bakım, kadınların üreme organlarını etkileyen enfeksiyonları veya kısırlığı tespit ederek koruma önlemlerinin alınmasını sağlar.
Uzman jinekoloji hekimleri on sekiz yaş üstü kadınların altı ay ile bir yıl arasında muhakkak jinekolojik muayenelerinin yapılmasını önerirler. Hastanemizin jinekoloji bölümünde görevli hekimlerimiz Op. Dr. Murat DEMİRKAN ve Op. Dr. Emine GÖK kadın hastalıklarının teşhisini ve tedavisini yürütmektedirler. Modern teknolojik tetkik ve müdahale araçlarıyla donatılan jinekoloji polikliniğimiz, tecrübeli doktorlarımız ve güler yüzlü hemşire kadromuz ile tüm kadın hastalıklarının teşhisini ve tedavisini sağlayabilecek kapasiteye sahiptir. Kadın doğum birimimizde dünyaya gelecek bebeğiniz için, hamilelikten doğrum sonrasına kadar olan tüm süreçlerin sağlıklı ve güvenli bir şekilde gelişmesi için çalışmaktayız.
Manisa Alaşehir Özel Sarıkız Hastanesi kadın hastalıkları ve doğum birimimizde teşhisi ve tedavisi gerçekleştirilen başlıca hastalıklar ve uygulamalar;
- Doğum öncesi periyodik bakım
- Normal doğum, sezaryen doğum
- Aile planlaması ve koruma yönetimi
- Hamilelikte görülen hastalıkların teşhis ve tedavisi
- Çoğul gebelik tedavisi
- Serviks (Rahim ağzı) hastalıkları
- Jinekolojik onkoloji (Jinekolojik kanserler)
- Jinekolojik endoskopik cerrahi
- Pelvik enfeksiyonları
- Cinsel yolla bulaşan hastalıklar
- Vajinal mantarlar
- Hirsuitizm (Kıllanma)
- Vajinal akıntı
- Vajinal ağrılar
- İdrar yolu sorunları
- Genital organ sarkmaları
- Hormon hastalıkları
- Kürtaj
- Himenoplasti (Kızlık zarı dikilmesi)
- Fistül
- Menopoz takipleri
- Osteoporoz takipleri
- Cinsel disfonksiyon
- Senelik jinekolojik değerlendirme
Bir uzmana başvurulmasını gerektiren jinekolojik hastalık belirtileri nelerdir?
Jinekolojik hastalıklar, kişinin utanması ya da mahremiyet duygusu sebebi ile hastaneye başvurularda en sık gecikme yaşanan rahatsızlıklar arasında gelir. Jinekolojik rahatsızlıkların her yaştan kadının başına gelebileceğinin bilincinde olarak uzman doktorunuza güvenmeniz sağlığınız açısından elzemdir. Jinekolojik muayenenin her altı ayda bir yapılması gerektiği önerilir. Fakat vakit kaybetmeden bir jinekoloji uzmanına başvurmak gerektiren bazı özel belirtiler vardır. En sık görülen jinekolojik hastalık belirtileri arasında; vajinal veya dış genital oranlarda akıntı, kaşıntı, ağrı, şişlik, kitle, yaralar, anormal kanamalar, adet düzensizlikleri gibi semptomlar yer alır ve muhakkak ciddiye alınmalıdır.
Jinekolojik hastalıkların teşhis ve tedavisinde uygulanan başlıca metotlar nelerdir?
İlaçlı rahim filmi olarak da bilinen histerosalpingografi (HSG), özel optik bir cihaz ile rahim içinin görüntülenmesine olanak tanıyan histeroskopi, rahim ağzından cerrahi yöntemle koni şeklinde bir parça alınması işlemi olan konizasyon, küçük kesiler açılarak endoskop yardımı ile karın içinin ve üreme organlarının görüntülenmesine olanak sağlayan jinekolojik laparoskopi, açık ameliyat olarak da bilinen laparatomi, cerrahi yöntemle rahimin çıkarılması işlemi olan histerektomi, karın ve rahime kesi atılarak gerçekleştirilen doğumu ifade eden sezaryen, radyo dalgalarını kullanarak vücuttan görüntü elde etmeyi sağlayan manyetik rezonans görüntüleme (MRG), rahim ve alt karın organlarının detaylı incelenmesine olanak sağlayan jinekolojik ultrasonografi, inceleme amacıyla dokudan parça alınması işlemi olan biyopsi, doğum yolunun değerlendirilmesi amacıyla yapılan pelvis muayenesi, rahim ağzından sürüntü alma işlemi olan pap smear testi jinekolojik hastalıkların teşhis ve tedavisinde kullanılan başlıca yöntemlerdir.
HPV (Human Papilloma Virus) nedir? HPV enfeksiyonunun tanı ve tedavisi ne şekilde gerçekleştirilir?
200’den fazla tipi bulunan ve yaklaşık 40 tanesi genital siğillere sebep olan HPV (Human Papilloma Virus – İnsan Papilloma Virüs) cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyondur. Kondiloma akuminatum adı verilen genital siğiller kadınlarda rahim ağzında, vajina içerisinde, kasıklarda, anüs çevresi veya içerisinde; erkeklerde ise penis, anüs ve kasıklarda görülebilmektedir. HPV enfeksiyonlarının genital siğillere neden olan tipleri düşük riskli olarak görülmektedir. Yüksek riskli HPV tipleri serviks, penis, rektum, ağız ve gırtlak kanserlerine yol açabilmektedir.
HPV enfeksiyonları genital siğillere yol açtıysa klinik olarak lezyonların görüntülenmesiyle tanı konulabilmektedir. Genital siğillere yol açmayan bir HPV enfeksiyonunun söz konusu olduğu durumlarda pap smear testi ile saptama yapılabilmektedir. Serviks kanserlerinin erken teşhisi için düzenli smear testlerinin yaptırılması hayati önem taşımaktadır. HPV enfeksiyonlarının tanısının yapılabilmesi için bazı durumlarda biyopsi alınması da gerekebilmektedir.
HPV enfeksiyonunu ortadan kaldırabilecek medikal bir tedavi bulunmamaktadır. HPV tedavisindeki amaç lezyonların ortadan kaldırılması, bulaş riskinin azaltılması ve yaşam tarzı değişiklikleri ile bağışıklık sistemi tarafından baskılanmasını sağlamaktır. HPV lezyonları elektrokoter, kriyoterapi, radyofrekans, lazer veya cerrahi yöntemlerle ortadan kaldırılabilmektedir.
